Ankara’da ham unsurunu sattıkları insanların yapacağı banyo toplarını 3 katı fiyatla geri alma vaadiyle dolandırıcılık yaptığı argüman edilen Deterjan Pazarı firmasının sahibi Süleyman Kocabaş hakkında çok sayıda kişi savcılığa cürüm duyurusunda bulundu. Kocabaş ise çarpıcı açıklamalar yaptı.
Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde faaliyet gösteren “Deterjan Pazarı” firması, banyo topu yapmaları için ham husus sattığı bireylere eserlerini 3 katı fiyatla geri alma vaadinde bulundu.
40 BİN KİŞİ, 500 MİLYON TL…
Ünlü oyuncularla reklam çekimi yaparak tanıtım yapan firma, internet sitesi üzerinden de müşteri bulup, satış yaptı. Bir müddettir taahhütlerini yerine getiremeyen firmanın internet sitesi kapandı. Firma sahibi Süleyman Kocabaş’ın da ortadan kaybolduğu ileri sürüldü. Yaklaşık 40 bin kişinin toplam 500 milyon TL civarında dolandırıldığı argüman edildi.
Bunun üzerine sisteme üye olan vatandaşlar dün panikle ilçede bulunan firmaya ilişkin fabrika önünde toplandı. Yaklaşık 200 kişi, 2 aydır firmaya sattıkları eserlerin parasını alamadıklarını söyledi. Öte yandan çok sayıda kişi Süleyman Kocabaş hakkında savcılığa cürüm duyurusunda bulundu. Kabahat duyuruları üzerine savcılık soruşturma başlattı.
Süleyman Kocabaş
“ÜZERİMDE ÇOK BÜYÜK BASKI VAR”
Süleyman Kocabaş ise toplumsal medya hesabından canlı yayın yaparak hakkındaki argümanlarla ilgili açıklamada bulundu. Kocabaş, ülkeyi terk etmediğini belirterek, şunları söyledi:
– Deterjan.com benim bedenim ancak mezara giderse yok olur. Biz her vakit şirketin başındaydık, bundan sonra da daima başında olacağız. Halka yaptırdığımız işten çok daha yüksek kapasitede fabrika kurdum ve 280 kişiyi istihdam ettim. Şu an itibarıyla üzerimizde çok önemli baskı var. Bilhassa makul bir küme birtakım tertipleri yapıp daima haberler çıkartarak daima sorun oluşturuyor.
“İŞİMİZE DEVAM EDECEĞİZ”
– Ben pazartesi günü yüklü ölçüde para alıp, ödemelere başlayacakken, bu çıkan haberler yüzünden bütün kapılar kapandı. Ben iki aydır hiçbir şey satamıyorum. Ödemelerle ilgili bizim önümüzdeki sürece ertelememiz gerekiyor. Yapacak hiçbir şeyimiz yok. Ben yarından itibaren şirketimi olağan faaliyetine devam ettireceğim. İşimize devam edeceğiz. Eser getirenlerin eserlerini teslim alacağız. Yarın sabah ‘Bismillah’ deyip işime başlayacağım. Ödeme alamayan şahısların, şirketin kapanma durumu olursa hiçbir biçimde almayacaklarını düşünerek hareket etmelerini istiyorum.
“ÖDEMELERİ YAKIN VAKİTTE YAPAMAM”
Kocabaş, makul bir kümenin 100 kişiyi organize edip halkı dolandırdıklarını ileri sürdüğünü tabir ederek, şöyle devam etti:
– Bunu yaptığımızı düşünelim. Şirket kapanırsa ödeme yapamayacağımı düşünmenizi istiyorum. Bizimle çalışan herkesi mantıklı olmaya davet ediyorum. Ödemenin gecikmesinin ana sebebi iki aydır bu olaylar yüzünden iş yapamamak. Birebir vakitte finansal olarak organize etmiş olduğum nakit döngüsünü yapamamaktan kaynaklı. Ben bir firma ile muahede yaptım. Fakat bu olaylar yüzünden iptal edildi. Bu olaylar sürdükçe işimi yapamıyorum. Yarın işe başlayacağım. Ödemeleri yakın vakitte yapamam. Çünkü para kaynaklarımız kesildi. Hiçbir banka bizimle çalışmak istemedi. Ben yine satış moduna döneceğim.
“HERKES KENDİNDE KUSUR ARASIN”
– Beklemeyenler için yapacağım bir şey yok. Ödemelerle ilgili 3 aylık bir süreç istiyoruz. Bekleyen bekleyecek, beklemeyenle de artık hır-gür edeceğiz, yapacak bir şey yok. Mantıklı davranalım. Herkes kendinde yanılgı arasın. (DHA)