ESK’nın 2019-2020 bilanço ve hesaplarının görüşüldüğü bugünkü KİT Komisyonu toplantısında, CHP’li üyelerin, ESK Genel Müdürü Osman Uzun‘dan boşalan göreve vekaleten atanan Mustafa Kayhan‘ın, KİT Kanunu’na göre yönetim kurulu üyesi olmadığı için ESK Genel Müdürlüğü’ne vekalet edemeyeceği ve bu sıfatla komisyon toplantısına katılamayacağı yönündeki itirazları üzerine tartışma çıktı.
Mustafa Kayhan, “Tavsiye edilen husus, genel müdürün olmadığı durumlarda yönetim kurulu başkanlığına vekalet hususudur. Genel müdürlük değildir. Yönetim kurulundan biri genel müdürlüğe vekalet edemez” dedi. Bunun üzerine CHP milletvekilleri, Kayhan’a, “Siz yönetim kurulu üyesi misiniz” diye sordu. Kayhan “Değilim efendim. Ben genel müdürüm. Genel müdür vekiliyim. Genel müdürlüğün birçok faaliyet alanları vardır. Ancak bazıları sadece yönetim kurulu kararına bağlıdır” diye konuştu.
ESK müdürü ‘Atamam bakan bey tarafından yapıldı’ dedi
CHP milletvekilleri, Mustafa Kayhan’a, “Sizin atamanız resmi olarak yapıldı mı” diye sordu. Kayhan, “Bakan Bey tarafından yapılmıştır” dedi. CHP milletvekilleri, “Hayır, Bakan Bey tarafından olamaz. Yetki Cumhurbaşkanı’nda, bakanın yetkisinde değil” diyerek tepki gösterdi.
CHP İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Atila Sertel, Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan’ın yönetim kurulu üyesi olmadığı ve dolayısıyla 233 sayılı KHK’ya göre vekaleten görevlendirilemeyeceği için yetkisiz olduğu gerekçesiyle toplantıya ara verilmesini istedi.
KİT Komisyonu Başkanı Mustafa Savaş, toplantıya ara vermeyerek ESK Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan’ın konuşmasına başlamasını isteyince CHP’nin KİT Komisyonu üyesi milletvekilleri toplantıyı terk etti.
‘Kendinizi cumhurbaşkanı yerine koyamazsınız’
Komisyon Başkanı Mustafa Savaş’ın toplantının devam etmesi için ısrar etmesi üzerine CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, “Lütfen, olur mu? Şu anda bu masada milletvekili olmayan birisi oturabilir mi? Ben görüşümü değil, ben doğru olanı ifade ediyorum. Cumhurbaşkanlığı kararnamesinde genel müdürlerin atanabilme şartı Cumhurbaşkanı kararıyla oluyor. Siz şu anda kendinizi (Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’yi kastediyor) Cumhurbaşkanı yerine de koyamazsınız. Sayın başkanım, ara verin konuşalım, bu şekilde devam etmesine biz müsaade edemeyiz. Kendinizi Cumhurbaşkanı yerine koyacaktıysanız Cumhurbaşkanı Hükümet Sistemi diye bir şeye ‘evet’ demeseydiniz. Hem ‘evet’ diyorsunuz hem kuralına uymuyorsunuz. KİT genel müdürlerini Cumhurbaşkanı atar. Görevlendirmesini yapacaksa yönetim kurulu içinden yapılır” diye konuştu.
‘Atamaya ilişkin resmi gazete’de yayınlanan bir karar yok’
Yavuzyılmaz, konuşmasına şöyle devam etti:
“Türkiye’de KİT’ler dahil olmak üzere kurumların genel müdürleri 3 numaralı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle atanıyor ve Resmi Gazete’de yayınlanıyor. Bugüne kadar Resmi Gazete’de yayınlanan bu atamaya ilişkin bir karar yok. Diğer taraftan Et ve Süt Kurumu, devlete ait bir şirket. KİT’lerde de Kamu İktisadi Teşebbüsü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname var. Bu kararnameye göre, genel müdürün bulunmadığı hallerde genel müdürün yönetim kurulu üyeleri arasından görevlendireceği, ‘Genel müdür vekili yönetim kuruluna başkanlık yapar’ diyor. Osman Uzun görevden ayrılmış, yerine de Sayın Mustafa Kayhan getirilmiştir. Ancak vekaleten kendisinin bu göreve gelebilmesi için dahi yönetim kurulunda bulunma şartı vardır.
Şu an burada KİT Komisyonu denetimini yapabilmemiz için kendisinin fiilen Cumhurbaşkanı tarafından atanmış olması, genel müdür sıfatı veya yönetim kurulu içinden görevlendirilecek bir kişinin ancak bu denetime dahil olması mümkün, dolayısıyla burada böyle bir hata var. Sanki bir kurum, bir KİT değil; atamasının bakanlık tarafından görevlendirilen şeklinde yapılabileceğiyle ilgili bir yanlışlık yapılmış. Böyle büyük bir hata nasıl yapılıyor ve KİT Komisyonu başlayana kadar da çözülmüyor gerçekten anlamak mümkün değil.
Yani Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen sistemin bazı prosedürleri ortadan kaldıracağı yönünde AK Parti’nin söylemleri olmuştu ama bunun devlet teamüllerini ortadan kaldırmaya dönüşmemiş olması gerekirdi. Biz, ara verilmesini, bu konuyla ilgili bir neticeye ulaşılmasını istiyoruz”