T24 Haber Merkezi
Gazeteci Fatih Altaylı, “El Beşir ve Netanyahu” başlıklı yazısında Avrupa’ya davet yaparak “Netanyahu’yu tutuklayın” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan‘a reaksiyon gösterdi. Sudan’da darbe ile başa gelen ve binlerce kişinin öldürülmesinden, milyonlarca kişinin ise yerinden edilmesinden sorumlu tutularak UCM’nin tutuklama çıkarttığı ama Türkiye’ye geldiğinde tutuklanmayan El Beşir‘i hatırlatan Altaylı, “Bizim içimiz rahat El Beşir’e de karşıydık, Netanyahu’ya da karşıyız. Fakat kimileri için durum bu değil. O vakit da, Cumhurbaşkanı’nın güzel bildiği ve kullandığı bir tabirle ‘Men dakka dukka” tabirlerini kullandı.
Gazeteci Fatih Altaylı, El Beşir sürecini hatırlatarak “Netanyahu’yu tutuklayın” davetiyle Avrupa’ya seslenen Erdoğan’ı eleştirdi. Altaylı’nın yazısı şöyle:
“Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama kararı çıkardı.
Kararın münasebetini hepimiz biliyoruz.
Mahkeme yargılamakta olduğu her iki siyasetçi için de “insanlığa karşı cürümler ve savaş suçları” nedeniyle “tutuklama” istedi.
Karar haklı ve ikisi de tutuklu yargılanmayı ve hatta mahkumiyeti hak ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da, bu karara beklendiği üzere takviye verdi ve son olarak da “Batı ülkeleri bu kararı uygulamalıdır” diyerek davette bulundu.
Yani Erdoğan, Netanyahu ve Gallant’ın Avrupa’ya gelmeleri halinde tutuklanmasını talep ediyor.
Zaten başta İspanya olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi de bu kararı uygulayacaklarını açıkladılar.
Ancak Türkiye bu bahiste konuşma ya da ahkam kesme hakkına sahip mi!
Bence işin orası biraz tartışmalı.
Medeni bir ülke çıkıp Türkiye’ye “Siz UCM kararlarını ne kadar uyguladıysanız biz de o kadar uygularız” derse verecek yanıtımız
yok.
Niyesini gençlere ve unutkan Türk halkına anlatayım.
Ömer El Beşir ismi size bir mana söz ediyor mu!
Sudan’ın darbe ile işbaşına gelen eski devlet lideri.
Netanyahu ve Gallant ile birebir kabahatlerden hakkında dava açılan El Beşir, 2009 yılında Türkiye’ye geldiğinde İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) başta olmak üzere pek çok sivil toplum örgütü ve pek çok ülke “Türkiye’ye sokmayın, girerse tutuklayın” davetinde bulundu.
Benim de ortalarında bulunduğum pek çok gazeteci de El Beşir’in Türkiye’ye gelmesini, en üst seviye ağırlanmasını eleştirdik, karşı çıktık.
Sonuç!
El Beşir geldi, en üst seviyede ağırlandı. Bizim Cumhurbaşkanı da Sudan’a gitti El Beşir tarafından ağırlandı ve El Beşir 2019 yılında bir darbe ile düşürülünceye kadar bu dostluk sürdü.
Sonrasında El Beşir ülkesinde yolsuzluktan 2 yıl mahpusa mahkum oldu, hem de darbe ve insanlığa karşı işlediği hatalardan.
Diyeceğim odur ki, UCM kararlarına uyulmasını istemek uygundur.
Ama evvel kendiniz uyacaksınız ki, diğerine söyleyecek lafınız olsun, hakkınız olsun.
Bu yüzden yıllardır kimse “Benim teröristim iyidir” demesin diye yırtınıyoruz.
Bizim içimiz rahat El Beşir’e de karşıydık, Netanyahu’ya da karşıyız.
Ama kimileri için durum bu değil.
O vakit da, Cumhurbaşkanı’nın âlâ bildiği ve kullandığı bir tabirle “Men dakka dukka”.
Yazının tamamını okumak için .
|
“Doğal besine ulaşmanın bir yolu var!” |
