Türkiye, son dönemde Senegalli hastaların tedavi olmak için en çok tercih ettiği ülkeler arasında yer alıyor.
Sağlık hizmetlerinin yeterli olmaması nedeniyle hastaların tedavi için Fransa ve Kanada gibi ülkeleri tercih ettiği Senegal’de, Türkiye, sağlık turizmi alanında akla gelen ilk ülkelerden biri haline geldi.
Eski sömürgesi olması ve dil birliği nedeniyle Fransa’da tedavi olmayı tercih eden Senegalliler, Fransız sağlık sektörünün Kovid-19 salgını dolayısıyla çökme noktasına gelmesi nedeniyle yeni rota arayışına yöneldi.
Sağlık turizmi konusunda halihazırda dünyada en çok tercih edilen ülkelerden olan Türkiye, gerek hızlı ve kaliteli sağlık hizmetleri gerekse her şey dahil sağlık paketleriyle Afrikalıların da dikkatini çekti.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2013’te 267 bin 461 yabancı hasta tedavi için Türkiye‘yi tercih ederken bu rakam 2021’de 642 bin 444 kişiye yükseldi.
Türkiye‘ye tedaviye gelen hastalar 2013’te 772 bin 901 dolar harcama yaparken, 2021’de harcama miktarı 1 milyon doları aştı.
Senegal’de turizm alanında faaliyet gösteren Turkish Service Agency (TSA) Dakar Şube Müdürü Hayri Furkan Karka, AA muhabirine Türkiye ve Senegal arasında giderek artan sağlık turizmine ilişkin açıklamalarda bulundu.
“Hastalar Türkiye’de aldıkları hizmetten çok memnun”
Eylül 2019’da faaliyete başladıklarını belirten Karka, yalnızca sağlık turizmi değil eğitim, turizm ve organizasyon alanlarında da hizmet verdiklerini söyledi.
Karka, Senegal’in Batı Afrika’nın lider ülkelerinden biri olduğuna dikkati çekerek, “Senegalliler Türkiye’yi seviyor. Müslüman bir ülke olması ve diğer turizm olanakları da onlara cazip geliyor. Türkiye’de tedavi olmak hem daha uygun hem de aldıkları hizmet çok daha kaliteli. Üstelik tedavi için gelseler bile muhakkak tatil ve alışveriş de yapıyorlar.” dedi.
Geçen sene 50 hastayı Türkiye’ye gönderdiklerini kaydeden Karka, hastaların özellikle kanser ve organ nakli gibi uzun soluklu tedaviler için Türkiye’yi tercih ettiklerini dile getirdi.
Karka, hastalardan tedavileri sonrası aldıkları geri dönüşe ilişkin de şunları söyledi:
“Hastalar almış oldukları hizmetten duydukları memnuniyeti dile getiriyorlar. ‘Türkiye’de kendimizi hiç yabancı gibi hissetmedik’ diyorlar ki bu çok kıymetli bir geri dönüş. Türk yemeklerini çok beğendiklerini ve Türkiye’den çok etkilendiklerini söylüyorlar. Bizim çok fazla reklam yapmamıza da gerek kalmıyor zira bir hasta Türkiye’ye gidip geldikten sonra çevresiyle de bu deneyimi paylaşıyor. İlk fırsatta bu sefer tamamen tatil amaçlı ya da alışveriş yapmak için tekrar Türkiye’ye gidiyorlar. Türk insanının da hoşgörülü ve sıcak tavrı da Senegallilerin çok dikkatini çekiyor. Kısacası aldıkları hizmetin yanı sıra Türkiye’yi tüm yönleriyle çok beğeniyorlar.”
Karka, Türkiye’nin sağlık turizminin yanı sıra iyi bir tatil rotası da olduğunu Afrikalılara göstermek istediklerinin altını çizerek, hem deniz hem kültür hem de inanç turizmi açısından Türkiye’nin özellikle Senegalliler için oldukça cazip bir güzergah olduğunu belirtti.
Hastalar arasında milletvekilleri, ordu mensupları ve iş insanlarının ağırlıklı olduğunu ifade eden Karka, bir hastanın Türkiye’de ortalama 5 bin dolar harcadığını da sözlerine ekledi.
“Türkiye sağlık sektöründe rakipsiz”
Türkiye’de lösemi tedavisi devam eden 32 yaşındaki Adja Conde de 2018’de kendisine Senegal’de kronik lösemi teşhisi konduğu ancak doktorların kendisine hayat boyu ilaç kullanması gerektiğini söylediğini aktardı.
Conde, ilaçların etkili olmadığını görünce farklı bir tedavi yöntemi aramak üzere Türkiye’ye gittiğini belirterek, şunları söyledi:
“Türkiye’yi tercih etmemin ilk nedeni sağlık hizmetlerindeki kalitesi. Bu alanda Türkiye rakipsiz. Öte yandan Türkiye’ye gidiş süreci başka bir ülkeye göre daha kolay, bürokrasiye boğulmuyorsunuz. Ayrıca tedaviniz bitince tatil de yapabilirsiniz. Özellikle bu yönü de beni çok ikna etti. O nedenle Türkiye’de tedavi olmaya karar verdim.”
Conde, Senegallilerin genelde tedavi için Fransa’yı tercih ettiğini ancak son dönemde bu eğilimin değiştiğini vurgulayarak, “Fransa şu an kendi vatandaşlarına bile gereken sağlık hizmetlerini sunamıyor. Bekleme süreleri ayları hatta bir yılı dahi bulabiliyor. Türkiye tam da bu süreçte imdadımıza yetişti.” diye konuştu.